Bipolar Bozukluk

\"\"

Bipolar bozukluk (manik-depresif bozukluk, iki uçlu mizaç bozukluğu), depresyon ile mani arasında gidip gelen duygudurum değişimleriyle tanımlanır.

Her insan, yaşamı boyunca olaylar karşısında duygudurum dalgalanmaları, küçük iniş çıkışlar yaşar. Bu dalgalanmalar doğal ve sağlıklıdır. Sıkıntı yaratan, bu dalgalanmaların şiddetli ve uzun süreli olması, kişinin aile, sosyal ve iş yaşantısını ciddi biçimde bozmasıdır.

İki uçlu duygudurum bozukluğunun depresif epizodunda kişi kendisini mutsuz, umutsuz, enerjisiz hissettiğinde, semptomlar klinik depresyonu çağrıştırabilir. Depresif pol nedensiz olarak manik pole dönüşür. Manik epizotta kişi kendini coşkulu hisseder. Daha az uyku ve gıdaya ihtiyaç duyar. Cinsel aktivitesi artar. Riskli işlere girebilir, genel aktivite seviyesi artar. Çok daha kolay sinirlenir ve saldırganlaşabilir riskleri planlamadan.

Bipolar bozukluk, beyin kimyasındaki bir anomaliden kaynaklanmaktadır. Hastalığın genetik geçişli olma zorunluluğu yoktur. Ancak ailede bipolar bozukluğu olan bir kişi varsa, kişinin riski yükselir.

Bipolar Bozukluğun tedavisi iki aşamadan oluşur; atak tedavisi ve koruyucu tedavi. Tedavi edilmediği durumda ağır seyredebilen bir durumdur.

Bipolar Bozukluk bazı kişilerde mevsimsel bir dalgalanma gösterebilir. Sonbahar ve kış, depresif durumun, ilkbahar aylarıysa manik atakları gözlendiği aylardır. Duygudurumların yoğunluğu ve süresi kişiden kişiye değişir.

İlaç tedavisinin yanısıra psikoterapi ile kişinin tedavisi sürdürülür. Tedavinin temelinde atak geçtikten sonra hastalığı tanımak yatar. Aile fertleri ve kişi süreci çok iyi tanımalıdır. Bipolar Bozuklukta aile desteği tedavi sürecinin çok önemli parçalarından birisidir. Kendini tekrar eden bir durum olması nedeniyle bipolar bozukluk ömür boyu takip gerektirir.

Dr.phil. R. Meltem Kavcar Sırmalı